Yazar: admin

55- İmam Mâlik´e Niçin Dayak Atıldı : İmam Mâlik her türlü isyandan ve ona teşvikten sakınmasına, fitnelerden uzak kalmasına rağmen, Abbasi Halifelerinden Ebu Cafer Mansur devrinde takibe uğramış, işkenceye maruz kalmıştır. Tarihçi­leri bunda ittifak halindedirler, ekserisi bunun 146 H. 763 ncü yılında olduğunu söyler, 147 H 767 yılında diyenler de vardır.[1] Bu takib sırasında kırbaçla döğdüler, kolu sakatlandı, omuzu çıktı, bu takibin sebebi hakkında birçok muhtelif rivayetler var, onlardan üçünü naklede­lim: 1- Zayıf bir rivayete göre, İmam Mâlik, Mut´a nikahı hakkında İbni Abbas´a muhalif olup bunu açıkça konuşuyordu ve mut´a nikahı haramdır, diyordu, Bu rivayeti Şezerât Min Zeheb kitabı şöyle…

Read More

60- İdarecilere Karsa Gelmektense Onlarla İrşat Yolunu Seçmesi: İmam Mâiik´e göre çağındaki Halifelerin idaresi tam manasiyle İslam hükmü ve idaresi değildi. Bununla beraber onlara karşı gelmeyi caiz görmüyordu. Çünki isyanla, devlet´e karşı cephe almakla işlerin düzeleceğinden ümidi yoktu. Bu ıslahat yolu değildi. Nasıl ki haberini duyduğu eski fitneler ve kendi zamanında olup da gözüyle gördüğü fitne, işidüzeltememiş, fesaddan salaha kavuşulmamış, bilakis işler kötüden daha kötüye, fesaddan daha çok fesada gitmiştir. Görüşü böyle olmakla beraber elinden geldiği, dilinin döndüğü kadar işlerin iyiye gitmesi için çalışmış, Halifelerle, idarecilerle müna­sebetini kesmemiştir. Onları irşad ile ıslah yollarını göstermiştir. Çünki o realist, bir kişidir, olan…

Read More

64 Buraya Kadar Hayatından Anlatılanlar Ve İlmi Hakkında Anlatılacaklar: Buraya kadar geçenlerde İmam Mâlik´in {Allah ondan razı olsun) hayatını anlatmaya çalıştık. Gençliğinden başlayarak onun bir çiçek gibi hayatta nasıl açıldığı, ilim nuruna nasıl uzandığını belirttik. Körpe bir genç iken ilim peşinde nasıl koştuğunu, ilim meclislerine nasıl daldığını, sonra yetişkin bir adam olarak nasıl olgunlaştığını, ilim ve fıkıh meraklı-, lan onun etrafını sarıp ondan nasıi ders aldıklarını bidirdik. Bu uzun ömür içinde bazı garazkârlara hedef olduğunu, hasedcilerin iftirasına uğradığını, bu yüzden işkenceye bile maruz kaldığını ve bunun sebeple­rini açıklamaya çalıştık. İftira sahipleriyle, idarecilerle alakasının ne yolda olduğunu beyan ettik. Bunu yaparken…

Read More

68- Kuvvetli Bir Hafızanın İlimde Değeri, Hafıza Ve Yazı: Allah Teâla Mâlik´e öyle yetenekler kabiliyetler vermiş kî, o büyük bir hadis ve fıkıh alimi olarak yetişti, doğru bir yola yöneldi. Kur´an-ı Kerim ve hadis-i şeriflerin ışığında yürüdü, Selef-i salih´in izinden gitti. a- Allah ona Öyle kuvvetli bir hafıza bahşetmiş ki, birşeyi dinlediği zaman onu dikkatle dinler ve tamamiyle bellerdi. O derece ki; bir defa 40 küsur hadis dinler, ertesi gün gelir, onları dinlemiş olduğu kimseye (yani hocası Zühri´ye ) kırkını da şaşırmadan tekrarlar, ancak bir kaçını bilemezdi. Bir derste 30 hadis dinler, onları yazmadığı halde yalnız birini unutur, sonra hocası…

Read More

81- Medine´nin Filim Yatağı Olduğu: Mevsuk hadis alimleri, Hz. Peygamberden şu hadisi naklederler: «Öyle zaman gelecek ki, insanlar ilim tahsili yolunda develeri yoracak­lar, fakat Medine aliminden daha iyi bilen bir alim, diğer, rivayette de Medine aliminden daha iyi bir fakih bulamayacaklar.>>[1] Bu bir sahih hadis olup Mâlikiler bunu İmam Mâiik´in (Allah ondan razı olsun) üstünlüğüne delil gösterirler. Onlara göre bu hadis-i şerif, onun ilim ve fazlına, onun mezhebinin diğerlerine tercihine şahiddir, maksad onun diğerlerinden daha itibarlı olduğunu belirtmektedir. Bizse bu hadisi bundan başka birşey için Medine halkının üstün olduğunu, ora aiimlerinin derin bilgilerini beyan için getiriyoruz. Medine, ulemasının çokluğu ile…

Read More

98- Üsdatlarında Dersini Tamamladıktan Sonra Da İlim Peşinde Olduğu: Bir kişi ilim peşinde olup onu aradığı müddetçe alim olmaya devam eder. Öğrendim, bilirim dedi rni, cahil oldu demektir. Selef-i Salihin uleması gerçek ilmi böyle anladılar. Allah´a olan ihlasları, samimiyetleri onları ilim aramaya sürükledi. Bu ilmin din olduğuna olan inançları, onları ilim ve irfan yolunda bir sınırda durmaya itti. Onun için ileri gelen üstadlardan, büyük alimlerden ders alıp resmi tahsili bitirdikten sonra yollara düşüp itler, beller aşarak diyar diyar dolaşırlar, muhtelif ülke­lerde hadis ve ilim taleb ederlerdi. Meseleleri müzakere yaparlar, arala­rında hadis rivayet ve nakleder, herbiri kendinde olanı diğerine aktarır, öbür…

Read More

«Mâlik b. Enes´ten Leys b. Sa´d´e, selam üzerine olsun. Ben, kendisinden başka bir tanrı olmayan Allah´a hamd ederim. Bundan sonra, Allah bizi de seni de gizli ve aşikare taatıyla korusun; bizi ve sizi her türlü kötülükten esirgesin. Allah seni rahmetinde daim kılsın. Bilesin ki, bana gelen haberlere göre, bizim bu memleketteki halkın amel ettiği şeylere aykırı olarak, insanlara çeşitli fetvalar veriyormuşsun. Sen, -emanet ve fazilet sahibi oluşuna, memleketindekilerin nezdinde olan mevkiine, senin yanında-kilerin sana olan ihtiyacına ve senin söylediklerine itaat etmelerine göre- nefsini tehlikeye atmaktan sakınmalısın ve uyduğun takdirlerine göre nefsini tehlikeye atmaktan sakınmalısın ve uyduğun takdirde seni kurtuluşa götüreceğini…

Read More

«Selam üzerine olsun. Ben, kendisinden başka Tanrı olmayan Allah´a hamd ederim. Allah, bizi de, sizi de korusun. Dünya ve ahirette akibetimizi, hayırlı, güzel kılsın. Mektubun bana ulaştı. Onda, durumu­nuzun iyi olduğunu yazıyorsun. Buna çok sevindim. Allah sizi afiyette daim eylesirij Onu şükür ve ihsanının artmasına yardımcı kılarak ta­mamlasın. Sana gönderdiğim mektuplar hakkındaki görüşünü, onları düzelt­tiğini ve üzerini kendi mührünle mühürlediğini anlatıyorsun. Onlar bize geldi. Allah, seni yaptığından daha hayırlısı ile mükafaatlandtrsın. İşte onlar, senden bize gelen mektuplardır. Ben de, senin görüşünle onların hakikatına ulaşmak istemiştim. Mektubunda, senin hakkında bana gelen şeyleri düzeltmek ve bana nasihat etmek imkanlarını verdiğin İçin sana…

Read More

104- İki Devri Gören Alîm İmam Mâlik (Allah ondan razı olsun )Emev1 Halifelerinden Velid b. Abdülmelik zamanında dünyaya geldi, Abbasi Halifesi Harun Reşİd devrinde öldü. Onun gençliğinde Emevl Devleti yerleşmişti. Onun kuv­vetli olduğu günleri gördü. Sonraları Emevl Devleti sarsıldı, çöktü gitti. Onun yerine Abbasi Devleti kuruldu. Abbasiler gizli gizli çalışarak yuva­lar kurdular. Sonra ayaklandılar. Emevi Devleti´ni sarsıp çökerttiler. Dünyayı Emevilerin başına yıktılar. Yer onlara dar geldi Mervan oğul­larıyla Abbasi oğulları arasındaki bu kavgaya yetişti, sonra Emevilerin saltanatına Abbasilerin oturduğunu, hilafet makamının onlara geçtiğini gördü. Sonra da Emevileri yıkmak için beraber çalıştığı Amuca oğulları Hz. Ali b. Ebû Talib evlatlarına karşı,-…

Read More

120- Medine, İslam İçin Nur Ocağıdır, Feyz Kaynağıdır: Medine-i Münevvere, Hz. Peygamber Aleyhisselamın hicret yur­dudur. Kur´an-ı Kerim orada indi, İslam dini orada kuruldu, esas Allah´ın hükmü olan fazıl medeniyet orada kuruldu. Dini akide ve namaz dışın­daki bütün dini hükümler orada teşri´ olundu, Kur´an-ı Kerim´in beyanı, tefsiri olan sünnet, Hz. Peygamber Aleyhisselam tarafından orada bildirildi, beyan olundu, İslam ahkamı insanlara oradan açıklandı. Hz. Peygamber Aleyhisselam, Refik-i âlâya intikal edip Rabbine kavuştuk´ tan sonra, Medine bütün İslam beldelerinin merkezî oldu, hilafet ma­kamı oradaydı. Fütuhat çoğalıp İslam ülkeleri genişleyince, İslam toplumunu ihtiyaçlarına cevap verecek, İslami hükümleri çıkarma husu-j sunda sahabelerin akılları orada açılıp…

Read More