Close Menu
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Son Yazılar
    • Bir Geleneği Olmak Mahmud Erol Kılıç
    • Ramazan Risalesi
    • Tasavvuf Risalesi – Bediüzzaman
    • Bir Bilgi Kaynağı Olarak Tasavvufta Keşfin Değeri
    • Şer’i Delil Karşısında Keşf ve İlham İddiası Geçersizdir
    • Keşif ve Keramet – Ali SÖZER
    • Tevessül ve İbni Teymiyye ‘ ye Dair
    • Tevessül Konusunda Doğru Tavır
    Facebook
    Haznevi.net
    • Ana Sayfa
    • Haznevi Ekolü
    • Şeyh Muhammed Haznevi
    • Şeyh Muhammed Muta
    • İSLAM
    • ENGLISH
    • İletişim
    Haznevi.net
    You are at:Home»Hanefi Fıkhı»Farz Hac Üzerinde Uygulama

    Farz Hac Üzerinde Uygulama

    0
    By admin on 4 Eylül 2015 Hanefi Fıkhı

    Hac görevini vacibleri, sünnetleri ve edebleri ile yapacak olan kimse, şu şekilde hareket eder:

    1) Helal ve temiz bir mal elde eder. Ödenmesi gerekli borçları varsa, onları öder. Kazaya kalmış ibadetleri varsa, mümkün olduğu kadar onları kaza eder. Günahlarından tevbe eder ve Allah´dan mağfiret diler. Kendisini kötü söz ve hareketlerden korur. Güzel ahlâklı olmaya çalışır. Tevazu hali içinde bulunur. Yola çıkacağı zaman evinde iki rekat namaz kılar. “Bismillahi tevekkeltü alellahi lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh” diyerek Allah´a sığınır. Ailesi, komşusu ve dostları ile vedalaşarak yola çıkar.

    2) Mikat denilen yerlerden birine varınca yıkanır veya abdest alır. Giderilmesi gereken fazla kılları yok eder, tırnakları keser. Elbisesini çıkarır. Beyaz ve temiz olan iki parçadan ibaret dikişsiz havlulara bürünür. Hoş kokulu şeylerden sürünür. Başını açık ve ayaklarını çıplak bulundurur. Üstleri açık ve topukları kısa olan ayakkabı giyer. İhram için iki rekat namaz kılar. İhrama niyet edip: “Allahümme innî ürîdü´l-hacce, feyessirhu lî ve tekabbelhüminnî = Ya Rabbi! Ben hac etmek istiyorum, onu bana kolaylaştır ve onu benden kabul et” diye dua eder. Sonra “Lebbeykallahümme Lebbeyk…” diye telbiyede bulunur.

    3) Böyle ihrama girdikten sonra, eğer zevcesi yanında ise, onunla ilişkide bulunmaz, öpmez ve okşamaz. Dikişli elbise giyinmez. Artık hoşkokulu şeyler sürünmez. Saçlarını kesmez ve kıllarını gidermez, tırnaklarını kesmez. Güvercin ve geyik gibi kara av hayvanlarını avlamaz. Yeşil ağaçları ve otları kesip koparmaz. Kötü ve çirkin sözler söylemez. Arkadaşları ve başkaları ile çekişmez. Fakat yıkanabilir ve para kesesini (kemerini) beline bağlayabilir.

    4) Her namaz kıldıkça ve yolcu kafilelerine her rastladıkça, yokuş çıkınca ve yokuştan inince, yüksek sesle “Lebbeykallahümme Lebbeyk…” diye telbiyede bulunur. Mekke´ye varacağı zaman yıkanır veya abdest alır.Mekke´ye girince, hemen Mescid-i Haram´a koşar. Beytullah´ı görünce telbiye getirir, “Allahü Ekber” diye tekbir alır, “La İlâhe İllallah” diye tehlilde bulunur. Salât ve selâm okuyarak: “Allahümme zid beyteke teşrîfen ve tazimen ve tekrimen ve birren ve mehabeten = Ey Allah´ım! Beyt-i şerifıne mahsus teşrifi, tazimi, tekrimi, ihsan ve yüceliği artır,” diye dua eder.

    Sonra Hacer-i Esved tarafına yönelerek tekbir alır. Hacer-i Esvedi selâmlar. Mümkünse, kimseye eziyet vermeden onu öper veya elini sürer. Sonra da Kâbe´yi sola alarak Hatîm´ın dışından Kudüm Tavafına başlayıp Kâbe´nin etrafını yedi defa dolaşır. Bu tavafın ilk üç devrinde (Şartında) remel yapar (adımlarını kısaltıp omuzlarını silkerek çalımlıca yürür.) Her dolaşmada Hacer-i Esved´in karşısına gelince onu selamlar. Bu tavafı tamamladıktan sonra İbrahim Aleyhisselâm´ın makamında, eğer kalabalık ise Mescidin uygun bir yerinde iki rekat namaz kılar. Sonra yine Hacer-i Esved´i selâmlar!

    5) Böylece Kudüm Tavafını tamamladıktan sonra Sa´y için Safa ile Merve caddesine çıkar. Önce Kâbe´yi görebilecek şekilde Safa tümseğine çıkar. Kâbe´ye yönelerek tekbir ve tehlil getirir, salât ile selâmda bulunur. Sonra buradan Merve´ye doğru gider. Yolda bulunan iki yeşildirek (ışık) arasında biraz koşar. Bu şekilde dört defa Safa´dan Merve´ye karşı tekbir ve tehlil getirir, salât ve selâmda bulunur. Böyle her gidiş gelişte telbiye yapar. Koşarak yürüdüğü zaman: “Allahümme´ğfir verham ve tecavez amma ta´lem. Feinneke entel´aliyyül´azîm Ya Rabbi! Bağışla ve merhamet et. Bildiğin kusurlardan vazgeç. Şübhesiz ki sen, yücesin, büyüksün,” diye dua eder.

    Bu gidiş ve gelişin (Şartların) arka arkaya yapılması daha faziletlidir. Ara vererek yapılması da caizdir.

    6) Yalnız hacca (İfrad hacca) niyet etmiş olan kimse, böyle sa´y ettikten sonra da Mekke´de yine ihramlı olarak kalır. Kıran hacca niyet eden de böyledir. Dilediği zaman Kâbe´yi tavaf eder. Zilhiccenin sekizinci (terviye) gününde sabah namazını yine ihramlı olarak Mekke´de kılar. Sonra Mina´ya çıkar. Orada arefe gününün sabah namazını kılıncaya kadar durur. Sonra Arafat´a gider. O gün güneş batınca da, Arafat´dan Müzdelife´ye yönelip geceyi Müzdelife´de geçirir. Akşam namazını yolda kılmayıp onu yatsı namazı ile beraber Müzdelife´de imamla kılar. Kurban Bayramı gününün fecri doğunca hemen sabah namazını kılar. Sonra Müzdelife´de “Meş´ar-i Haram” denilen yere gider ve burada biraz durur. Bütün bu yerlere gidiş gelişlerde telbiyede bulunur.

    7) Meş´ar-i Haram´da iken fecir tamamen açılınca henüz güneş doğmadan Mina´ya doğru vakar ve sükûnetle yürümeye başlar. Mina´da “Akabe Cemresi” denilen yere yedi küçük (nohut büyüklüğünde) taş atar. Bu taşları sağ elinin baş parmağı ile şehadet parmağı arasında tutarak atar. Her birini attıkça tekbir getirir. Taşları atınca orada beklemez. Sonra dilerse kurban keser. Ondan sonra tıraş olur veya saçlarının uçlarından parmak uçları kadar kırpar. Bunları yapınca bütün ihram yasakları kendisine helal olur; yalnız zevcesi ile yine ilişki kuramaz.

    8) Bundan sonra aynı günde (Bayramın birinci gününde) veya ikinci ve üçüncü gününde Mekke´ye inip Ziyaret Tavafı yapar. Kudüm tavafında Remel yapmamış ise, bunu Ziyaret Tavafının ilk üç devresinde yapar. Bu tavafı bitirince iki rekat namaz kılar. Artık bu farz olan Ziyaret tavafından sonra zevcesi ile ilişki kurabilir. Böylece bütün hac yasakları kalkmış olur.

    Ziyaret Tavafı için, Mina´dan Mekke´ye Bayramın birinci günü inmek daha faziletlidir.

    9) Ziyaret Tavafını yaptıktan sonra tekrar Mina´ya gider. Cemrelere taş atmak için üç gün Mina´da oturur. Bayramın ikinci günü zeval vaktinden sonra, Mina´daki “Mescid-i Hayf” yakınında bulunan Cemre-i Ulâ´dan başlayarak cemrelerin üçünü de taşlar. Şöyle ki: Yürüyerek önce Cemre-i Ulâ´ya, sonra Cemre-i Vusta´ya yedişer taş atar. Her taşı atarken tekbir alır. Bu iki cemreden her birinin yanında bekleyerek hem kendisine, hem ana-babasına, hem de din kardeşlerine dua eder. Sonra Cemre-i Akabe yakınına gider. Buna da yedi taş atar; ancak burada dua için durmaz.

    Bayramın üçüncü gününde de, zevalden sonra bu şekilde cemreleri taşlar. Eğer Mina´da iken Bayramın dördüncü günü de girecek olsa, o gün de böyle taşları atar. Bu güne ait olmak üzere cemre taşları zevalden önce de atılabilir. Bu şekilde atılan taşların sayısı yetmişe ulaşır. Bu taşlar Müzdelife´de iken veya Mina´ya gelirken toplanır. İhtiyat olarak taşlar yıkanır. Bu taşları, cemrelerde biriken taşlardan alıp atmak mekruhtur.

    10) Bundan sonra tekrar Mekke´ye döner veya yolda “Muhassab” denilen düzlükte biraz durup dinlenir. Ondan sonra Mekke´ye giderek Harem-i şerife varır. Veda Tavafını yaparak iki rekat namaz kılar. Sonra Zemzem kuyusunun yanına gider ve Beytullah´a karşı durup kana kana içer. Bu su ile yüzünü ve başını yıkar. Mümkünse bedenine de döker: İçtikçe şöyle dua eder:

    “Allahümme es´elüke ilmen nafian ve rızkan vasian ve şifaen min küllidâin. Allah´ım! Ben senden faydalı ilim, geniş rızık ve her hastalıktan şifa dilerim.”

    11) Zemzem suyunu içtikten sonra Kâbe´nin yüksek eşiğini öper. İmkân bulursa içine girip iki rekat namaz kılar. Yüzünü duvarına sürüp Yüce Allah´a hamd eder ve mağfiret diler. Tam bir edeble tekbir ve tehlil getirerek Mültezem´e gelir. Yüzünü ve göğsünü oraya kor. Kâbe´nin örtüsüne yapışarak dua eder. Artık Mekke´de kalmayacaksa, yüzünü Beytullah yönünden ayırmayarak ayrılık üzüntüsü ve kederi ile ağlaya ağlaya veya ağlar gibi bir durumda arka arka çekilip Harem-i Şerifden çıkar. Dilediği gün memleketine döner.

    Bu hac görevlerini (menasikini) yapmada kadınlar da erkekler gibidir. Ancak kadınlar âdetleri üzere elbiselerini giyinmiş, başlarını ve ayaklarını örtmüş bulunurlar. Bununla beraber yüzlerine dokunmamak üzere bir örtü (peçe) de kullanabilirler. Telbiyelerde seslerini yükseltmezler. Tavafda ve Safa ile Merve arasında hızla yürümezler. İhramdan çıkmak için saçlarının uçlarından biraz kesmekle yetinirler. Hacer-i Esved´i selâmlamak için erkeklerin arasına sokulmazlar.

    Adet görmeye başlayan bir kadın, haccın bütün görevlerini yapar. Fakat bu hali ile tavaf yapamaz. Tavafı sonraya bırakır. Bu geciktirmeden dolayı kendisine kurban kesmek veya başka bir ceza gerekmez.

    Ziyaret Tavafından sonra âdet gören kadından vacib olan veda tavafı düşer.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email
    admin

    Related Posts

    İtikat Kitabı

    İman ve İslam´ın Niteliği

    Peygamberlere İman

    Leave A Reply Cancel Reply

    • Son Eklenenler
    • Çok Okunanlar
    20 Mart 2017

    Bir Geleneği Olmak Mahmud Erol Kılıç

    4 Haziran 2016

    Ramazan Risalesi

    16 Mayıs 2016

    Tasavvuf Risalesi – Bediüzzaman

    20 Nisan 2016

    Bir Bilgi Kaynağı Olarak Tasavvufta Keşfin Değeri

    18 Nisan 2016

    Şer’i Delil Karşısında Keşf ve İlham İddiası Geçersizdir

    20 Mart 2017

    Bir Geleneği Olmak Mahmud Erol Kılıç

    7 Temmuz 2015

    Şeyh İzzeddin Hazretlerinin Vasiyetleri

    7 Temmuz 2015

    Şeyh İzzeddin Hazretlerinin Hayatı ve Yolunun Özellikleri

    7 Temmuz 2015

    Şeyh Alaaddin Hazretlerinin Dilinden Şeyh Ahmed Haznevi Hazretleri

    7 Temmuz 2015

    Şeyh Hazretin Sözlerinden Seçmeler

    • İslam Kültürü
    17 Kasım 2015

    Abid-Arif

    17 Kasım 2015

    Adak

    17 Kasım 2015

    Adet-i İlahiyye-İstidrac-Mucize

    17 Kasım 2015

    Ağlamak

    17 Kasım 2015

    Ahiret Yolculuğu

    • Haznevi Ekolü
    9 Temmuz 2015

    Allah İsmi Celili İle Zikretmek

    9 Temmuz 2015

    İnşirah Suresi ve Manevi Hayatımız

    9 Temmuz 2015

    Kuran-ı Kerim´de Zikir ve Tasavvuf Yolu

    9 Temmuz 2015

    Vesile Takva Cihad ve Tasavvuf

    8 Temmuz 2015

    Haznevi Mürşidlerine Genel Bir Bakış

    • Şeyh Muhammed Muta
    18 Şubat 2016

    Gerçek Muhabbet

    18 Şubat 2016

    Sünnetin Önemi ve İttiba

    17 Şubat 2016

    12 Rebiülevvel

    15 Şubat 2016

    Allah (c.c.) ve Rasulünü (sav.) Yüceltmenin Hakikatı

    15 Şubat 2016

    Müminlerin Hangisi Daha Akıllıdır ?

    Latest Reviews
    Etiket Bulutu
    abdest ahiret Allah bayram namazı cemaat cuma duası cuma namazı dua edep ehli sünnet ezan fitre gece namazı hac haram hatim hayrı istemek haznevi hilal imam iman irfan islam itikaf kuran musibet namaz niyaz orucun önemi oruç pişmanlık ramazan ramazana veda ramazan ayının büyüklüğü sadaka secde tasavvuf teravih tevbe teyemmüm tövbe umre yakarış yalvarış zekat
    Recent tabs widget still need to be configured! Add tabs, add a title, and select type for each tab in widgets area.
    © 2015 Haznevi.net

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.