Close Menu
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Son Yazılar
    • Bir Geleneği Olmak Mahmud Erol Kılıç
    • Ramazan Risalesi
    • Tasavvuf Risalesi – Bediüzzaman
    • Bir Bilgi Kaynağı Olarak Tasavvufta Keşfin Değeri
    • Şer’i Delil Karşısında Keşf ve İlham İddiası Geçersizdir
    • Keşif ve Keramet – Ali SÖZER
    • Tevessül ve İbni Teymiyye ‘ ye Dair
    • Tevessül Konusunda Doğru Tavır
    Facebook
    Haznevi.net
    • Ana Sayfa
    • Haznevi Ekolü
    • Şeyh Muhammed Haznevi
    • Şeyh Muhammed Muta
    • İSLAM
    • ENGLISH
    • İletişim
    Haznevi.net
    You are at:Home»Haznevi Ekolü»Haznevi Mürşidleri

    Haznevi Mürşidleri

    0
    By admin on 8 Temmuz 2015 Haznevi Ekolü
    Haznevi ailesi İslam âlemi içersinde mümtaz ve son derece farklı bir konuma sahip, büyük alimlerden, fazilet sahibi ariflerden, insanları irşad eden hikmet sahiplerinden, takva kutbu irşad edici büyük salih zatlardan oluşmuş bir ailedir. Onlar bu özellikleri ile hem öncü ve örnek olup hem de aziz olan İslam dininin yükselmesine vesile olmuşlardır. Bu Yüce Allah´ın onların şahıslarında İslam âlemine sunduğu bir lütuf ve hamdi gerektiren bir ikramdır.

    Bilindiği gibi ´sünnetullah´ Allah-u Teala´nın âlemde geçerli olan yasalarını ve tasarruf şeklini bize gösteren ilahi nizamın uygulanış şeklidir. O´nun sünnetinde herhangi bir değişiklik yoktur. Zamanın geçmesi, mekânların değişmesi ilahi düzeni ve onun yasalarını değiştirmez. Aziz olan Kuran-ı Kerim´in surelerinden birisinin ismi bilindiği gibi Al-i İmran suresidir. Bu surede İmran ailesinin alemlere üstün kılındığı tüm insanlara duyurulmaktadır.

    Bilindiği gibi Hz.İmran son derece dindar, insanları hak dine davet eden, önder ve büyük bir şahsiyetti. Yıllarca İsrailoğulları arasında ilahi dini yaydı, iyiliği emir ve kötülüğü nehiy eyledi. Onun Yüce Allah´a olan bu bağlılığı, bu yakınlığı ve bu takvası feyz ve bereketleri kendi üzerine çekti. Bu öyle bir bereket idi ki nesline de yansıdı. Onun ihlası ve samimiyeti kendi neslinden dünyanın en hayırlı dört kadınından biri olacak olan Hz.Meryem´in dünyaya gelmesi şeklinde tecelli etti. Bu tecelli öylesine kuvvetli idi ki bununla da kalmadı. Ulul-azm peygamberlerden biri olan Hz.İsa (a.s) da bu yüce anneden dünyaya teşrif ettiler. Bu yüce Rabbimizin tecelli eden sünnetullahı idi. O dilediğini hesapsızca rızıklandırandır. O yaptığından hesaba çekilmeyendir. O alemlerin Rabbidir. Bu bereket sadece İmran ailesi ile sınırlı değildir. Kuran´ı Kerim´e ve hadisi nebeviye (a.s.) baktığımızda Al-i İbrahim´in de aynı nimet ile bereketlendiğini görmekteyiz.

    Tüm namazlarında müminlerden, namaz sonunda bir vefa numunesi olarak aynı bereketin Al-i Muhammed (a.s.)´in üzerine de indirilmesini istemelerini okunan salli / barik dualarından, salavat-ı şerifelerden anlamaktayız. Bu kabul olmuş bir dua ve tecelli etmiş bir sünnetullahtır. Evliyaların ekserisinin, tarikat pirlerinin çoğunun, dini tecdid eden mehdi misal alimlerin büyük bir kısmının ehl-i beyten oldukları tarihin şahit olduğu bir durumdur. Bu ilahi tedbir halen yürürlüktedir. Kim böylesi bir ihlasa yaklaşır, tam bir samimiyet ile Kuran ve sünnete yapışırsa onun da neslinden böylesi büyük şahsiyetlerin çıkması kaçınılmazdır. Bu Allah´ın (c.c.) fazlı ve Rasullullah (a.s.)´ın bereketidir.

    Haznevi mürşidleri hem tertemiz nesillerinin bereketi ve hem de gerek Şeyh Ahmed (k.s.) ve gerekse diğer mürşidler olan Şeyh Masum (k.s.), Şeyh Alaaddin (k.s.), Şeyh İzzeddin (k.s.) ve Şeyh Muhammed Haznevi ile Şeyh Muhammed Muta (k.s.)´nun ihlasları ve kâmil imanlarının bereketi ile bu davayı seksen yıldır omuzlamış ve bugünlere kadar getirmişlerdir. Onlardan bahsetmek ve onların makamlarını anlayabilmek bizim gibilerin harcı değildir. Fakat tamamına ulaşılamayan bir şeyin tamamını terk etmek de uygun görülmemiştir.

    Tasavvufi anlayışları Kuran ve sünneti en güzel bir şekilde anlayarak yaşamak ve yaşatmak, yüce Rasul´ün (a.s.) sünnetini toplumlarda ihya etmek, bidatlardan kaçınmayı sağlamak, gerçek muhabbete ve muhabbetle ibadet etmeye muvaffak olmak, yakin bir imanı elde etmek olan bu büyük zatlar, sayılan bu amaçlara ulaşmak için dünyevi siyaset ile uğraşmamışlar, yöneticilerle düşüp kalkmamışlar, alimin ve ilmin izzetini korumuş ve insanların mallarını toplama peşinde koşmamışlardır.

    Onlar insanların imanlarını kurtarmaya çalışmışlardır. Hakikatin parlak yüzüne herhangi bir lekenin bulaşmaması, sadece hakkın gözükmesi ve alabildiğince güzelliğiyle zuhur etmesi için mum misal hayatlarını yakmış, gösterdikleri azami ve akıllara durgunluk veren çaba ile insanları aydınlatmış ve durmaksızın hizmet etmişlerdir.

    Her tabakadan, sınıftan, ırk ve milletten insanla ilgilenmiş, onları herhangi bir şekilde dışlamamış ve takvayı asıl üstünlük vesilesi olarak tutmuşlardır. Müslümanlara karşı son derece şefkatli, anlayışlı, azami derecede onlarla ilgili, küfür ehline karşı ise izzetli bir tebliğ edici ve hakkı duyurucu bir önder konumunda olmuşlardır. Onların eli ile pek çok gayr-ı müslim hidayet bulmuş, iman nuru ile şereflenmiştir. Pek çok hristiyan cemaatı müslüman olmadıkları halde onların büyük zatlar olduklarını kabul ettiklerini ve onlardan bereket umduklarını dile getirmişlerdir. Onlar İslam´ın sapasağlam ve yıkılmaz birer kalesi olmuşlardır.

    Büyük o kimsedir ki kendi düşmanlarına dahi kendisini kabul ettirir. Haznevi mürşidleri öylesi zatlardırlar ki İslam dünyasının pek çok yerinde etkin ve tesirli olan, tasavvufa soğuk bakışlarıyla tanınan selefi alimleri tarafından dahi, yüce ve üstün zatlar, Kuran ve hadis ehli mürşid ve alim kişiler olarak kendilerini kabul ettirmişlerdir. Onların vesilesi ile pek çok selefi alim tasavvufa karşı olan katı tutumlarından vazgeçmiş ve İslam´ı en güzel yaşama biçimi olan bu yola karşı eski tavırlarından vazgeçmişlerdir.

    Şeyh Ahmed (k.s.) hayatta iken; ´Üç oğlum var. Üçü de kâmil-i mükemmel zatlardır. Benden sonra sırayla yerime geçsinler.´ diye buyurarak; Şeyh Masum (ks) Şeyh Alaaddin (ks) ve Şeyh İzzeddin (ks) hazretlerine işaret etmiş ve dediği gibi kendisinden sonra sırayla bu zatlar irşat makamına oturmuşlardır. Şeyh Muhammed (ks) hazretleri için de ´O bizim şanımızı yüceltecektir.´ buyurmuş ve yapacakları irşadın muazzamlığını ve makamlarının yüceliğini onaylamışlardır.Şeyh Muhammed Haznevi hazretleri de oğullarından ikisi için “Birisi Şeyh Abdulkadir-i Geylani gibi, diğeri ise Şah-ı Nakşibend gibidir.” buyurarak onların üstünlüklerini belirtmiştir.Bunlardan birisi olan Şeyh Muhammed Muta Hazretleri şu anda irşad makamında bulunmaktadır.

    Bu zatlar tüm insanlık içindirler. Onların bereketi herkese şamildir. Arif olan için bir işaret dahi yeterlidir, buyurulmuştur.Burada unutulmaması gereken husus Haznevi ailesinden çıkan büyük şahsiyetlerin örnek olduğudur.Yoksa her Haznevi soyadı taşıyan ve bu büyük aileye mensup olan kişi aynı makamda elbetteki değildir.Bu adapları yaşayan kim olursa olsun yükselecek,bunlara sırt çeviren nerede olursa olsun makamını kaybedecektir. Yüce Rabbimiz bizleri kendisini ve dostlarını sevenlerden eylesin ve bu büyük zatlardan ve bereket ve sırlarla dolu Haznevi mürşitlerinden ayırmasın. Allah (c.c.) muttakilerle beraberdir.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email
    admin

    Related Posts

    Allah İsmi Celili İle Zikretmek

    İnşirah Suresi ve Manevi Hayatımız

    Kuran-ı Kerim´de Zikir ve Tasavvuf Yolu

    Leave A Reply Cancel Reply

    • Son Eklenenler
    • Çok Okunanlar
    20 Mart 2017

    Bir Geleneği Olmak Mahmud Erol Kılıç

    4 Haziran 2016

    Ramazan Risalesi

    16 Mayıs 2016

    Tasavvuf Risalesi – Bediüzzaman

    20 Nisan 2016

    Bir Bilgi Kaynağı Olarak Tasavvufta Keşfin Değeri

    18 Nisan 2016

    Şer’i Delil Karşısında Keşf ve İlham İddiası Geçersizdir

    20 Mart 2017

    Bir Geleneği Olmak Mahmud Erol Kılıç

    7 Temmuz 2015

    Şeyh İzzeddin Hazretlerinin Vasiyetleri

    7 Temmuz 2015

    Şeyh İzzeddin Hazretlerinin Hayatı ve Yolunun Özellikleri

    7 Temmuz 2015

    Şeyh Alaaddin Hazretlerinin Dilinden Şeyh Ahmed Haznevi Hazretleri

    7 Temmuz 2015

    Şeyh Hazretin Sözlerinden Seçmeler

    • İslam Kültürü
    17 Kasım 2015

    Abid-Arif

    17 Kasım 2015

    Adak

    17 Kasım 2015

    Adet-i İlahiyye-İstidrac-Mucize

    17 Kasım 2015

    Ağlamak

    17 Kasım 2015

    Ahiret Yolculuğu

    • Haznevi Ekolü
    9 Temmuz 2015

    Allah İsmi Celili İle Zikretmek

    9 Temmuz 2015

    İnşirah Suresi ve Manevi Hayatımız

    9 Temmuz 2015

    Kuran-ı Kerim´de Zikir ve Tasavvuf Yolu

    9 Temmuz 2015

    Vesile Takva Cihad ve Tasavvuf

    8 Temmuz 2015

    Haznevi Mürşidlerine Genel Bir Bakış

    • Şeyh Muhammed Muta
    18 Şubat 2016

    Gerçek Muhabbet

    18 Şubat 2016

    Sünnetin Önemi ve İttiba

    17 Şubat 2016

    12 Rebiülevvel

    15 Şubat 2016

    Allah (c.c.) ve Rasulünü (sav.) Yüceltmenin Hakikatı

    15 Şubat 2016

    Müminlerin Hangisi Daha Akıllıdır ?

    Latest Reviews
    Etiket Bulutu
    abdest ahiret Allah bayram namazı cemaat cuma duası cuma namazı dua edep ehli sünnet ezan fitre gece namazı hac haram hatim hayrı istemek haznevi hilal imam iman irfan islam itikaf kuran musibet namaz niyaz orucun önemi oruç pişmanlık ramazan ramazana veda ramazan ayının büyüklüğü sadaka secde tasavvuf teravih tevbe teyemmüm tövbe umre yakarış yalvarış zekat
    Recent tabs widget still need to be configured! Add tabs, add a title, and select type for each tab in widgets area.
    © 2015 Haznevi.net

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.